Deprem korkusu alışkanlıkları değiştirdi; yurttaşlar yastık altını bankaya taşıyor

Altınları Evde Saklamak Riskli Olabilir, Kuyumcu Altın Değerleme Sistemi Güvende Tutuyor

Son zamanlarda artan deprem tehlikesi ve hırsızlık endişesiyle birlikte vatandaşlar, fiziki altınlarını evlerinde saklamak yerine güvenli ve kayıt altında tutma seçeneği olan Kuyumcu Altın Değerleme Sistemi’ni tercih ediyor.

2023 Kahramanmaraş ve 2025 Nisan İstanbul depremlerinden sonra, insanların evde altın saklama alışkanlıklarında bir değişim yaşandı. Hırsızlık olaylarındaki artış da bu değişimi hızlandırdı. Bu durum, KAD-SİS sistemine ilgiyi artırdı ve 2024 yılında bankalara aktarılan altın miktarında %35’lik bir artış sağlandı.

Altınlar Artık Bankalarda Güvenle Saklanıyor ve Dijital Ortamda Takip Ediliyor

KAD-SİS sistemi sayesinde vatandaşlar, bilezik, çeyrek altın, gram altın gibi fiziki altınlarını yetkili kuyumcular aracılığıyla sisteme dahil edebiliyor. Altınlar, 995/1.000 saflık oranına göre değerlendirilerek vatandaşların banka hesaplarına aktarılıyor. Bu sayede altınlar hem fiziksel olarak korunmuş oluyor hem de yatırım dijital ortamda yönetilebiliyor. Altınlar istendiğinde tekrar fiziksel olarak çekilebiliyor.

Uzmanlardan Gelen Değerlendirmeler: Güvenlik ve Kayıtlı Ekonomi İçin Faydalı

Altın ve Para Piyasaları Uzmanı İslam Memiş, son zamanlarda “Evdeki fiziki altınlarımızı güvende nasıl tutabiliriz?” sorusunun sıkça sorulduğunu belirterek, KAD-SİS sisteminin bu konuda mantıklı bir çözüm sunduğunu vurguladı. İstanbul’da kuyumculuk yapan Halit Gözüpek ise, “Artık kimse evinde altın saklamak istemiyor. Müşterilerimiz, deprem endişesiyle altınlarını enkaz altında kalma riskinden korumak için bankaya yatırıyor” şeklinde konuştu.

Uzmanlara göre, KAD-SİS sistemi sadece bireysel güvenliği değil, aynı zamanda kayıt dışılığın önlenmesine de katkı sağlıyor. “Evde bekleyen altınlar ekonomiye kazandırılıyor, kayıt dışı ekonomi azalıyor” şeklinde yapılan değerlendirmeler de sistemin önemini vurguluyor.

KAD-SİS ile Banka Altın Hesabı Arasındaki Farklar

KAD-SİS, fiziki altınların yetkili kuyumcular aracılığıyla bankaya aktarılmasını sağlarken banka altın hesabı doğrudan dijital olarak açılıyor ve fiziki altın sisteme girmiyor.

KAD-SİS’te altınlar fiziki olarak tekrar çekilebiliyor, banka hesaplarında ise bu her zaman mümkün olmayabiliyor. KAD-SİS yastık altı altınları hedeflerken, banka hesabı mevcut nakitleri yatırıma dönüştürmek isteyenler için daha uygun bir seçenek sunuyor.

Sistemin Sağladığı Avantajlar:

  • Çalınma veya kaybolma riski ortadan kalkar.
  • Değerleme ve aktarım işlemleri ücretsiz olarak gerçekleşir.
  • Dijital ortamda hızlı alım-satım imkanı sunulur.
  • Kasa kiralama gibi ek maliyetler ortadan kaldırılır.
  • Şeffaflık ve kayıtlı ekonomi hedeflenir.

Yetkililer, sistemin 2025 yılında daha da yaygınlaşarak kayıt dışı altınların ekonomiye kazandırılmasını desteklemesini bekliyor.

Related Posts

Yurt dışı alışveriş sitelerine Türkiye’de temsilci bulundurma zorunluluğu getirildi

Yurt dışı alışveriş sitelerine Türkiye’de temsilci bulundurma zorunluluğu getirildi

Kripto para piyasasını karıştırdı: Gizemli yatırımcı 14 yıl sonra ilk kez işlem yaptı

Bitcoin’in ilk yıllarından beri hareketsiz kalan bir yatırımcıya ait cüzdanlardan 14 yıl sonra ilk kez işlem yapıldı. Yatırımcının kripto varlıklarının 18 bin dolardan 2.5 milyar dolara çıktığı belirtiliyor.

Altın ithalatına yeni düzenleme

Altın ithalatına yeni düzenleme

Borsa güne yükselişle başladı

Borsa güne yükselişle başladı

Fed tutanakları yayımlayacak: Faiz indirimi mi geliyor?

ABD Merkez Bankası (Fed), 17-18 Haziran tarihlerinde gerçekleştirdiği toplantının tutanaklarını bugün TSİ 21.00’de yayımlayacak. Piyasalar, bu tutanakları faiz indiriminin ne zaman başlayabileceğine dair ipuçları aramak için yakından takip ediyor …

Kredi kartı kullananlar dikkat: Kişi sayısı 1 milyonu aştı!

Yüksek faiz oranları, özellikle kredi ve kredi kartı borçlularını zor durumda bırakıyor. Bu yılın ilk beş ayında yasal takibe girenlerin sayısında ciddi bir artış gözlemlendi. Borçları nedeniyle yasal takibe alınan kişi sayısı 1 milyonu geçti.